TÜİK: Yeni bir sürdürülebilir kent-kır tanımı oluşturuldu
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre yıllık olarak elde edilen yerleşim yeri bazında nüfus istatistikleri; “İstatistiki Bölge, İl ve İlçe Merkezleri, Belde ve Köyler, İl ve Ülke vb.” olarak sınıflandırılmış. Bu bağlamda Devlet Planlama Teşkilatı’nın 1982 yılında yayınladığı “Türkiye için Kent Eşik Araştırması ve Kent Tanımı” çalışması ile birlikte TÜİK tarafından üretilen istatistikler, bu çalışmada yapılan kent-kır tanımına dayanmaktadır.
Söz konusu kır-kent sınıflandırması, 2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı Kanun gibi yasal düzenlemeler sonucunda idari bölünme yapısında meydana gelen değişikliklerden önemli ölçüde etkilenmiştir. 2019-2023 yıllarında kent-kır tanımlarının hem ulusal hem de uluslararası ihtiyaçlar dikkate alınarak revize edilmesi sorumluluğu TÜİK’e verilmiştir.
Bu kapsamda İçişleri Bakanlığı’nın sorumluluğunda olan Mekansal Adres Kayıt Sistemi’nin (MAKS) devreye alınmasıyla; TÜİK tarafından istatistik üretilmesi amacıyla, gerçek kent-kır yapısını daha doğru yansıtan bir sınıflandırma yapılmıştır. Yeni kent-kır tanımı, mahalle-köy düzeyinde üç sınıftan oluşmaktadır.
“Yoğun şehir, orta yoğun şehir ve kırsal” (1) ayrımı altında oluşturulan bu yeni sınıflandırma ile uluslararası standartlara uygun sürdürülebilir bir yapı geliştirilmesi ve bu düzeyde istatistik üretilmesi amaçlanmaktadır. Sınıflandırmada Avrupa İstatistik Ofisi tarafından geliştirilen “Kentleşme Derecesi-DEGURBA”(2) esas alınmış ve veri kaynağı olarak MAKS ve ADNKS kullanılmıştır.
Nüfusumuzun %67,9’u yoğun kentsel alanlar olarak sınıflandırılan bölgelerde yaşayanlardan oluşmaktadır.
31 Aralık 2022 prestiji ile ülkemizin toplam yüzölçümünün sadece %1,6’sını oluşturan ağır şehir olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde 57 milyon 934 bin 583 kişi yaşıyor. Diğer bir deyişle, Türkiye nüfusunun %67,9’u bu yerleşim yerlerinde ikamet etmektedir.
Toplam nüfusun %17,3’ü kırsal sınıfa giren ve Türkiye yüzölçümünün %93,5’ini oluşturan yerleşim yerlerinde ikamet ederken, nüfusun %14,8’i orta yoğunluklu şehirler sınıfında yer alan ve ülke yüzölçümünün %4,9’unu oluşturan yerleşim yerlerinde ikamet etmektedir. ikamet ettiği tespit edildi.
Öte yandan, cinsiyete göre dağılıma bakıldığında yoğun şehir olarak sınıflandırılan bölgelerde ikamet eden nüfusun %49,7’sinin erkek, %50,3’ünün ise kadın olduğu görüldü. Orta yoğunluklu il olarak sınıflandırılan bölgelerde ikamet edenlerin %50,3’ü erkek, %49,7’si kadındır; Kırsal kesimde yaşayanların %51,4’ü erkek, %48,6’sı kadındır.
Yaşlı nüfusun %30,1’inin kırsal olarak sınıflandırılan alanlarda ikamet ettiği görülmüştür.
Ülkemiz toplam nüfusunun %9,9’unu oluşturan 65 yaş ve üstü nüfusun %30,1’inin kırsal olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde ikamet ettiği görülmüştür. Yaşlı nüfusun %14,6’sı orta yoğunluklu şehirler olarak sınıflandırılan bölgelerde yaşarken; Bunların %55,3’ü ağır şehir olarak sınıflandırılan bölgelerde yaşayan insanlardı.
Türkiye nüfusunun %68,1’ini oluşturan 15-64 yaş grubu çalışma çağındaki nüfus içinde, yoğun nüfuslu kentlerde yaşayanların oranı %69,2 oldu. Bu yaş grubundaki toplam nüfusun %14,7’si orta yoğunluklu şehirler olarak sınıflandırılan yerlerde ikamet ederken; Kırsal olarak sınıflandırılan alanlarda ikamet edenlerin oranı ise %16,1 oldu.
Çocuk nüfus olarak tanımlanan 0-14 yaş grubunun %69,7’sinin yoğun kentsel, %15,3’ünün orta yoğunluklu kentsel, %15’inin ise kırsal olarak sınıflandırılan alanlarda ikamet ettiği görülmüştür.
İstanbul, yoğun şehir olarak sınıflandırılan alanlarda yaşayanların oranının en yüksek olduğu il oldu.
ADNKS 2022 sonuçlarına göre, nüfusun en yoğun olduğu il olan İstanbul’da yaşayanların %96,4’ünün yoğun kentsel, %2,7’sinin orta yoğunluklu kentsel ve %0,9’unun kır olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde yaşadığı görüldü. Türkiye’nin ikinci büyük nüfusuna sahip olan Ankara ilinde yaşayanların %88,3’ünün yoğun kentsel alanlarda, %7,6’sının orta-yoğun kentsel alanlarda ve %4,1’inin kırsal alanlarda yaşadığı görülmüştür. Nüfus büyüklüğü bakımından üçüncü sırada yer alan İzmir’de yaşayanların %78,6’sı yoğun kentsel alanlarda, %12,2’si orta-yoğun kentsel alanlarda ve %9,1’i kırsal alanlarda yaşamaktadır.
Artvin, orta ağır il olarak sınıflandırılan alanlarda nüfus oranının en yüksek olduğu il oldu.
Orta ağır il olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde ikamet eden nüfus oranının en yüksek olduğu iller sırasıyla %58,1 ile Artvin, %57,9 ile Bayburt ve %57,3 ile Sinop oldu. Öte yandan, orta-ağırlıklı il olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde ikamet eden nüfus oranının en düşük olduğu iller ise sırasıyla %1,6 ile Kilis, %2,7 ile İstanbul ve %6,5 ile Eskişehir oldu.
Ardahan, kırsal olarak sınıflandırılan alanlarda yaşayanların oranının en yüksek olduğu il oldu.
Kırsal olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde ikamet eden nüfus içinde en yüksek orana sahip il %68,4 ile Ardahan oldu. Ardahan ilini %60,3 ile Tunceli ve %54,2 ile Bartın izledi. Kırsal kesimde yaşayanların oranının en düşük olduğu iller ise sırasıyla %0,9 ile İstanbul, %4,1 ile Ankara ve %4,7 ile Kocaeli oldu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı